Edisonun İdam Ettiği Fil

Thomas Edison’un 6600 Volt ile İdam Ettiği Fil

Topsy adlı gösteri fili, ABD’de bir mahkemede yargılandı ve idama mahkûm oldu. Topsy’nin cellâdı da ünlü kaşif Thomas Edison idi.

Topsy, Afrika’dan Amerika’ya getirtilmişti. New York’un ünlü sirklerinden Forepaugh’da gösteri için eğitildi. 1875’den 1900’e tam 25 yıl sirki dolduran seyircilerin sevgilisi oldu; yaptığı başarılı gösterilerle sahiplerine onbinlerce dolar kazandırdı. Ama geçen yıllara ve artan kilosuna paralel sinirli bir hale geldi. 3 tonluk iri cüssesiyle bakıcılarını korkutmaya başladı. Bakıcılarının da pek sevecen ve hoşgörülü olduğu söylenemezdi. Yeterince beslenmiyor ve tımar edilmiyordu. Bakıcılar, sirk kapandıktan sonra içmeye başlıyor, Topsy’e eziyet ediyordu: Vücudunda sigara izlerine rastlanmıştı! Topsy’nin konuşamayacağını bilen sarhoş bakıcılar, iri filin vücudunda sigara söndürüyordu! İyi bakılmayan, işkence edilen Topsy de, savunmaya geçiyor, bakıcılarını öldürüyordu. Üç yılda, üç bakıcısı da aynı akıbete uğramıştı.

Sirk sahipleri, Topsy’yi Coney Adası’na gönderdi. Burada mahkeme önünde günâhlarının cezasını ödeyecekti: Yargılanacaktı! Mahkeme, tek celsede kararını açıkladı: Topsy idama mahkûm edilmişti! Daha önce bazı filler, büyük vinçlerin çengellerine bağlanarak asılmıştı. Topsy de aynı şekilde cezalandırılabilirdi. Yer olarak Coney Adası’nın Lunapark alanı seçildi. İdama gelen seyirciler para da ödemeliydi. 2 bine yakın seyirci idam merasimini izleyecekti. İşte tam bu anda devreye Thomas Edison girdi. Büyük (!) kâşifin önerisi, Topsy’nin elektrik kullanılarak idam edilmesiydi. Hem bu şekilde AC’nin tehlikesini ispatlayarak Tesla’dan da intikam almış olacaktı. 4 Ocak 1903’de, Topsy metal bir plaka üzerine oturtuldu, ayakları bağlandı ve hareket etmesi önlendi. Edison’un önerisi, 6600 voltluk alternatif akım verilerek, ölmesi sağladı. İdam, baştan sona filme alındı.

Mardin’in Elektriği Olmayan Köyünde Doğup İsveç’te Enerji Bakanı Olmak

Mardin’in Elektriği Olmayan Köyünde Doğup İsveç’te Enerji Bakanı Olmak

Mardin’in Midyat ilçesinde doğan İbrahim Baylan, İsveç’ te Enerji Bakanı olmasının ardından hikayesini anlatmaya şu sözlerle başlıyor:

“Birisi çıkıp ‘30 yıl sonra bu ülkeden enerji bakanı olarak Türkiye’ye gelip, akıllı şebekeler hakkında konuşacaksın’ deseydi, “Tabii, tabii” derdim”

Çocukluğu elektriği bile olmayan bir köyde geçen Baylan, ilk kez İstanbul’a geldiğinde buradaki hayatın baş döndürücü olduğunu düşündüğünü söylüyor. Çünkü ilk kez elektriği İstanbul’da gördüğünü ve oldukça şaşırdığını dile getiriyor.
Daha sonra ailesiyle birlikte İsveç’e göç eden İbrahim Baylan, ilk başta lisana, kültüre uyum sağlamakta oldukça zorlandığını fakat yaşının küçük olmasıyla bu duruma ailesine göre daha kolay uyum sağlayabildiğini söylüyor ve sözlerine şu şekilde devam ediyor:

“Şansımı değerlendirdim. İstanbul’a dönecek olursam, buraya ilk kez geldiğimde henüz elektrikli hiçbir şey görmemiştim. Ve şimdi burada bir konferansa akıllı şebekeler ve akıllı şehirler hakkında konuşmak üzere davet edilmek, itiraf etmeliyim ki biraz ironik. Fakat diğer yandan da hayatın bazen ne kadar harika olabildiğinin bir kanıtı.”

Mardin’e olan özlemini her fırsatta dile getiren Baylan, elektrik yokken bıraktığı köyünde şimdi yolların, internetin ve tabii ki de elektriğin olduğunu görmenin onu ne kadar duygulandırdığını söylemeden de edemiyor.
İbrahim Baylan
İbrahim Baylan
İsveç’teki elektrik üretiminin birçoğu çöplerden elde ediliyormuş. Hatta öyle ki çöplerden elde edilen elektriğin oranı %40’ı bulmuş. Harika bir geri dönüşüm yöntemiyle elektrik üretimi sağladıklarını belirten Baylan, artık ülkedeki çöplerin de yeterli gelmediğini dışardan çöp ithal etmek zorunda kaldıklarını ifade ederek şaşırtıyor.
Rüzgar Enerjisi

AB’de elektriğin yüzde 10,4’ü rüzgardan karşılandı

AB’de geçen yıl üretilen elektriğin yüzde 10,4’ü rüzgar enerjisi santrallerinden karşılandı.

Avrupa İstatistik Ofisinin yayımladığı verilere göre, AB’de 2016’da üretilen elektriğin yüzde 49’u termik santrallerden, yüzde 26’sı nükleer ve yüzde 12’si de hidroelektrik santrallerinden elde edildi. AB’de geçen yıl üretilen elektriğin yüzde 10,4’ü (315 bin gigavatsaat) rüzgar enerjisi santrallerinden karşılandı. AB’ye üye ülkeler arasında rüzgardan en fazla elektrik üretiminin yapıldığı ülke Danimarka oldu. Geçen yıl AB’de rüzgar enerjisinden üretilen elektriğin yüzde 43 Danimarka’dan geldi. Onu, yüzde 27 ile Litvanya ve yüzde 21 ile İrlanda izledi.

Elektrik üretiminde rüzgar gücü katkısının en az olduğu ülkeler ise yüzde 1’in altındaki üretimleriyle Malta, Slovenya, Slovakya ve Çekya oldu.  AB’nin en fazla enerji tüketen ülkesi Almanya’da ise toplam elektrik üretiminin yüzde 15’i rüzgardan karşılandı.

Elektrik dağıtımında memnuniyet %53 arttı

Elektrik dağıtımında memnuniyet yüzde 53 arttı

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak ve ekibi, bu yıl da elektrik dağıtımında memnuniyeti vatandaş ile yüz yüze görüşmeler yaparak ortaya koydu.

44 ilde 22 bin 60 vatandaş ile yapılan görüşmelerde ortaya çıkan verilere göre vatandaşların elektrik dağıtımından duyduğu memnuniyet bir önceki döneme göre yüzde 53 arttı. Özellikle kesinti süreleri ve sıklığındaki azalma ile vatandaş ile kurulan iletişim güçlendirilmesinin memnuniyeti artırdığı belirtildi.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, elektrik dağıtımında sektörün karnesini oluşturmak için, yine vatandaşa gitti. Albayrak, geçen yıl yapılan Elektrik Dağıtımcıları Derneği sektör toplantısı öncesinde de vatandaşa aldıkları hizmetten memnuniyetini ortaya koyan detaylı bir anket yaptırmıştı.

Bu yıl anket kapsamının genişletildiği, 44 ilde 22 bin 60 vatandaş ile yüz yüze görüşmeler gerçekleştirildiği ifade edildi. Albayrak ve ekibi, dağıtım şirketleri bazlı memnuniyet artışının nerelerden kaynaklandığını, nerelerde gelişme kaydedildiğini, nerelerde istenilen seviyenin altında kalındığını ortaya çıkardı. Tedarik kalitesi ve sürekliliği, müşteri hizmetleri, yatırımlar ve iletişim firmaların karnelerinin değerlendirilmesinin yapıldığı dört alan oldu.

Albayrak, “vatandaş memnuniyeti odaklı yeni dönem” olarak adlandırdıkları dönem için Avrupa Mükemmellik Ödülü’nü nihai hedef olarak koymuş ve her alanda hizmet kalitesini artıracak bir dizi yatırım ve kriterler açıklamıştı.

Edinilen bilgilere göre bu yatırım ve kriterlerin doğru uygulanıp uygulanmadığı bakanlık içindeki farklı birimler tarafından incelenirken, anket de kalitenin arttığını ve bunun vatandaşın memnuniyetine de yansıdığını ortaya koydu. Bir yılın sonunda vatandaşların elektrik dağıtım sektöründen aldığı hizmetten duyduğu memnuniyet bir önceki döneme göre yüzde 53 arttı. Memnuniyet oranlarındaki artış dağıtım şirketlerine göre değişirken, tüm alanlarda özellikle, kesinti süreleri ve sıklığındaki azalma ile vatandaş ile kurulan iletişim güçlendirilmesinin memnuniyet artışı getirdiği kaydedildi. Albayrak’ın bu konuda detaylı bir sunum yapacağı, aynı zamanda 2017 yılı için de yeni hedefler açıklayacağı öğrenildi.

Nicola Tesla Röportajı

Nikola Tesla’nın 116 Yıl Sonra Ortaya Çıkan İnanılmaz Röportajı!

Nikola Tesla, gezegenimizin en büyük mucitlerinden ve en gizemli kişilerinden biri. Tesla’nın 116 yıl sonra bir gazeteciyle röportaj yaptığı ortaya çıktı.

Nikola Tesla, gelmiş geçmiş en büyük mucitlerden biri, belki de en büyüğü. Buluşları ile birçok açıdan zamanının, hatta günümüzün de önünde biriydi. Hatta Tesla’nın yüz yıldan fazla bir zaman önce araştırdığı bazı konuları bugün bile doğru düzgün gerçekleştiremedik. Tesla, en çok elektrik hakkında yaptığı araştırmalarla adını duyurdu.

Ancak o, elektroniğin çok çok ötesindeydi. Kablosuz iletişim, türbin motorları, helikopterler, florasan ve neon lambalar, torpidolar ve hatta X-ray ile ilgili buluşları var. Yaklaşık 700 patente sahip Tesla’nın birçok buluşu da Edisson tarafından çalındı. Peki Tesla’nın yıllar önceden kalan, gizli bir röportajının olduğunu biliyor muydunuz? İşte bu röportaj.

Gazeteci: Bay Tesla, sizin için kozmik süreçlere karışan biri diyorlar. Sahiden siz kimsiniz?

Tesla: Bu doğru bir soru, tüm sorularına cevap vermeye çalışacağım.

Gazeteci: Bazıları sizin Hırvat olduğunuzu söylüyorlar. Küçük bir köyde doğmuşsunuz, öyle mi?

Tesla: Evet, tümü doğru. Aslen Sırbım. Ancak Hırvatistan benim anavatanım, bundan gurur duyuyorum.

Gazeteci: Fütüristler, 20. yy’ın sizin başınızın üstünde doğduğunu söylüyorlar. Manyetik alanı kutsuyor, indüksiyon motoruna ilahiler söylüyorlar. Sizin buluşunuz olan alternatif akım, bugün fizik ve kimyayı dünyanın yarısına hakim kılabilir. Endüstri sizi en büyük hayırsever ilan etmek üzere. Tesla laboratuvarında ilk defa atomu kırabildiniz. Deprem titreşimlerine sebep olabilen bir cihaz yaptınız. Siyah kozmik ışınları keşfettiniz. Beş elementin sırrını araştıran Empedokles gibi, varlığın sırlarına vakıf oldunuz. Birçok kişi için ilahi bir figür gibisiniz.

Tesla: Evet, bu anlattıklarınızın bazıları en önemli buluşlarımdan birkaçı. Ancak ben yenilmiş bir adamım. Yapabileceğim en büyük şeyleri yapamadım.

Gazeteci: Bunlar nelerdir, bay Tesla?

Tesla: Tüm dünyayı aydınlatmak istedim. Dünya’nın Güneş gibi parlaması için yeterli miktarda enerji mevcut. İstediğimi yapmama izin verselerdi, tıpkı Satürn’ün etrafındaki halka gibi Dünya’nın da ekvator kısmında da ışıktan bir halka olacaktı. İnsanoğlu buna hazır değil. Colorado Springs’de yaptığım çalışmada dünyayı elektriğe batırdım. Ayrıca insanlara pozitif zihinsel enerji sunabiliriz. Bach ve Mozart gibi büyük müzisyenler veya büyük şairler geldi geçti. Dünya’nın iç kısmında barışın, neşenin ve sevginin enerjisi var. Dünya tarafından büyütülmüş bir çiçek aldığımda veya topraktan çıkana yiyeceklerde, orayı bir kişinin vatanı yapan her şey vardır. Yıllarımı, bu enerjinin insanları nasıl etkilediğini araştırmakla geçirdim. Gülün güzelliği ve kokusu ilaç olarak ve güneş ışınları yiyecek olarak kullanılabilir. Yaşam sonsuz sayıda biçime sahiptir ve bilim insanının amacı bunları her maddede bulmaktır. Burada üç esas nokta var. Benim yaptığım sadece araştırmak. Bunları bulamayacağımı biliyorum ancak yine de araştırmaktan vazgeçmeyeceğim.

Gazeteci: Bunlar nelerdir?

Tesla: Birinci mesele yiyecek. Aç bir dünyayı beslemek için ne kadar yıldız veya Dünya enerjisi gerekir? Bir diğeri kötülüğün ve acının gücünü yok etmektir. Bu, uzayın derinliklerinde bir salgın olarak görülür. Üçüncüsü de evrende aşırı ışık var mıdır? Tüm astronomik yasaların ortadan kalktığı ve matematiksel denklemlerin işe yaramadığı, değişime uğramayan bir yıldız keşfettim. Bu yıldız bu galakside. Boyutu bir elma kadar, ağırlığı ise tüm Güneş Sistemi’miz kadar. Biliyorum, yer çekimi kanunları uçmak için aşılması gereken bir şey, ancak ben bireylerin fiziksel olarak uçmasını değil, bilinçleriyle bir yerden bir yere gitmesini araştırıyorum. Havadaki enerjiyi uyandırmaya çalışıyorum. Bu gezegende boş bir alan yok. Boş olarak düşünülen alan sadece maddenin farklı bir tezahürü.

Gazeteci: Her gün evinizin penceresine kuşların geldiği söyleniyor.

Tesla: İnsan kuşlara karşı duygusal olmalı. Onlar gerçeğin habercisidirler.

Gazeteci: Smiljan’daki o günlerden beri uçmayı bırakmadınız.

Tesla: Çocukken çatıdan uçmak istedim ve düştüm. Hesaplamaları yanlış yapmışım. Unutma, gençlik yaşamdaki en önemli kanattır!

Gazeteci: Hiç evlendiniz mi?

Tesla: Hayır.

Gazeteci: Rölativite teorisine saldırdığınız için hayranlarınız şikayet ediyor. Eğer enerji her yerde ise nerede bu göremediklerimiz?

Tesla: İlk önce enerji, sonra madde oluşuyor. Evren ışık olarak bildiğimiz özgün ve ebedi enerjiden doğdu. Madde sonsuz ışık formlarının bir tezahürüdür. Evrenin dört temel yasası var. Birincisi, matematiksel bir ölçünün olması. İkincisi karanlığın içinde yayılıyor olması. Üçüncüsü ışığın bir ışınsal maddeye dönüşmesi. Dördüncüsü başı ve sonu olmaması. Yaratılış sonsuzdur.

Gazeteci: Ancak bu teoriye karşı ders vermiyorsunuz, neden?

Tesla: Unutmayın, sonsuzluğu anlayamamamızın nedeni evrenin kavisli yapıda olması değil, insan zihnidir. Ben ışığın bir parçasıyım. Evren tıpkı bir senfoni gibi, düzenli ve harmonik. Einstein bu sesi duysaydı rölativite teorisini yaratmazdı. O, sadece kaosun habercisi.

Gazeteci: Bay Tesla, bir ses mi duyuyorsunuz?

Tesla: Her zaman duydum. Benim manevi kulağım gökyüzü kadar büyük. Einstein bir kısmı çok iyi olan birçok iş yaptı. Ona garezim yok. Yalnız “eter”in olmadığını düşünmesi büyük bir hata.

Gazeteci: Gençliğinizde sık sık hasta olduğunuz söyleniyor, bu doğru mu?

Tesla: Evet sık sık yaşam gücümün düştüğü doğru. Bazen insanın acı çekmesi gerekebilir. Küçükken koleraya yakalanmıştım. Babam teknoloji üzerinde çalışmalar yapmama izin verince geçti. Bir kişinin zihin gücünü asla küçümsemeyin.

Gazeteci: Bay Tesla, bu bir oyun mu? Bana zihin gücünden bahsediyorsunuz…

Tesla: Evet bir oyun, ben oynadım ve elektrikle çözdüm. Unutma, Nikola Tesla yıldırım hakkındaki gerçekleri keşfeden ilk kişi.

Gazeteci: Kuşkusuz okuyucularımız mizahı seviyor, yalnız bilim ile bazı kişisel görüşlerinizi karıştırıyor gibisiniz.

Tesla: Bay Smith, insanlar fazla ciddiler. Bir Çin atasözü der ki, “Fazla ciddiyet yaşamı kısaltır”.

Gazeteci: Felsefenizi duyduklarında buna bayılacaklar.

Tesla: Hayat bir ritimdir. Her şey birbiri ile derin ve mükemmel bir ilişki içindedir. İnsan, güneş, yıldızlar… Bilgi içinde yaşadığımız evrenin bize sunduğu bir şeydir.

Gazeteci: Bir Budist rahibin veya Taoist birinin sözleri gibi söylediğiniz şeyler.

Tesla: Evet! Bu gibi öğretilerin içinde evrenin bazı sırları gizli. Hakikat daima insanoğlunu büyülemiştir.

Gazeteci: Peki sizin için elektrik neyi ifade ediyor?

Tesla: Her şey elektriktir. İlk önce ışık, evreni temsil eden sonsuz biçim! Siyah ise ışığın gerçek yüzü. Tabi ki biz bunu göremiyoruz.

Gazeteci: Bay Tesla, elektriği fazla abartmıyormusunuz?

Tesla: Ben elektriğim, isterseniz elektriğin insan kılığına bürünmüş şekliyim diyebilirim. Siz de öylesiniz, henüz fark etmemişsiniz.

Gazeteci: Peki bir milyon volt eletriği geçirebilir misiniz?

Tesla: İnsan bedeni büyük miktarda enerjiden meydana gelmiştir. Beynimiz baştan sona elektrikle çalışıyor. Günün birinde bunun gerçekleştiğini göreceğiz.

Gazeteci: Otel yönetimi yaşadığınız bu otel odasında hava şimşekliyken sürekli biriyle konuştuğunuzu söylüyorlar doğru mu?

Tesla: Evet, şimşekler ve yıldırımlarla konuşuyorum.

Gazeteci: Nasıl yani?

Tesla: Çoğunlukla ana dilimde konuşurum.

Gazeteci: Okuyucularımız bu sözlerinizi duyunca çok şaşıracaklar.

Tesla: Şimşek ve yıldırımlar doğanın en güçlü ve parlak güçleri. O kadar şiirseller ki.

Gazeteci: Peki madde nedir?

Tesla: Bak, nasıl da gözlerin parladı. Benim bilmek istediğim şey yıldızlar söndüklerinde ne olduğu. Bir yıldız söndükten sonra oluşan şey ne. İşte o zaman maddeyi ve evrenin sırlarını anlamaya başlayabileğiz.

Gazeteci: Peki ya sonra ne olacak.

Tesla: Tanrı bize gülecek ve bizi tutuklatacak (Tesla bunları söylerken gülüyor..).

Gazeteci: Bu anlattıklarınız yazılarınızda “kozmik acı” diye sıklıkla bahsettiğinizin tam tersi değil mi?

Tesla: Hayır, çünkü biz hala Dünya’da yaşıyoruz. Birçok insanın farkında olmadığı bir hastalığı var. Bu nedenle birçok başka hastalık, acı, kötülük, sefalet ve savaşlar var. Bu hastalık tamamen tedavi edilebilir gibi değil, ancak farkında olmak yaşadığımız kötülükleri kontrol altına alabilmemizi sağlar. Yakın hissettiğim insanların acılarını bazen bedenimde hissediyorum. Bunun temel nedeni vücutlarımızın benzer maddeden yapılmış olması ve ruhlarımızın birbiri ile ilişkili olması. Bir yıldızın yok olmasının görüntüsü, bizi hayal edebileceğimizden daha çok etkiliyor. Dünyadaki yaratıklar arasındaki ilişkiler farkında olduğumuzdan bile fazla. Daha iyi bir gelecek için öğrenmemiz gereken çok şey var.

Kaynak : Webtekno

Nikola Tesla’s Most Extraordinary Interview, Hidden For 116 Years!

Osmanlı Devleti’nde Aydınlatma ve Elektrik Kullanımı

Osmanlı Devleti’nde başkent İstanbul’da 19. yüzyıla kadar saray, konak ve evler çıra, kandil ve balmumu ile aydınlatılıyordu. Özellikle zengin ailelerin konak ve yalılarının önlerine kandil asmalarıyla başlayan sokak aydınlatması, kandillerin belediye çalışanlarınca akşam yakılıp sabah söndürülmesi şekline dönüşmüştür. 1856’da Osmanlıda ilk defa modern şehir aydınlatması çalışmaları başlamıştır. Dolmabahçe Gazhanesinin tesis edilmesiyle İstanbullular hava gazı ile tanışmışlardır . Daha çok Dolmabahçe Sarayı için çalışan bu tesiste üretim fazlası havagazı cadde ve sokakların aydınlatılması için kullanılmıştır. Halka yönelik kurulan tesis 1880 yılında bitirilen Yedikule Gazhanesidir. 1900’li yıllara gelindiğinde İstanbul’un gaz ile aydınlatılması doruk noktaya ulaşmıştır.
İstanbul’da elektrikle ilgili ilk giriş II. Abdülhamit Dönemi’nde yapılmıştır. Bir Fransız şirketi ayınlatmanın elektrikle yapılması için imtiyaz işlemiştir. Ancak II. Abdülhamit ‘i elektrik konusunda çekimser olduğu da bilinmektedir. Bu nedenle İstanbul’da elektrik kullanımı gecikmiştir. Bunun dışında II. Abdülhamit’ in güvenlik kaygısı ve havagazı şirketlerinin olumsuz propagandaları elektriğin İstanbul’da kullanımı geciktiren sebeblerdir. 1910 yılında Macar Ganz Anonim Elektrik Şirketi İstanbul’un elektrik dağıtım imtiyazını 50 yılına almıştır. 1911’de Silahtarağa Santrali’nin inşasına başlanmış, santral 1913 yılın tamamlanmıştır. 11 Şubat 1914’te Dolmabahçe Sarayı ve Galata-Ortaköy hattında bulunan tamvay hatlarına Elektrik verilmiş. Silahtaraga Elektrik Santrali 1914’ten 1983 yılına kadar elektrik üretmiştir.

Elektrik alimi ihalesi

Kamu Kurumları Elektriği İhale ile Alması Gerekecek!..

Kamu kurumlarının telefon, internet, elektrik ve doğalgaz alımlarını ilgili mevzuatlarında yapılan değişiklikler ve piyasalarda ortaya çıkan rekabetten dolayı ihale yoluyla temin etmesi gerekmektedir.

Kamu kurumları artık kendi elektriğini daha ucuza almak için serbest piyasadan tedarikçi firmalardan ihale yoluyla elektrik enerjisi alımı yapıyorlar. Bununla ilgili detaylı bilgi:

 

Maliye Bakanlığı’nın “Elektronik Haberleşme Hizmeti, Elektrik ve Doğal Gaz Alımları Genelgesi”ne İlişkin Genel Yazı

T.C.
MALİYE BAKANLIĞI
Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğü

Sayı : 58759530.010.06.02/241-7
Konu: Elektronik Haberleşme Hizmeti, Elektrik ve Doğal Gaz Alımları Genelgesi,

BAKANLIĞINA

MÜSTEŞARLIĞINA

BAŞKANLIĞINA

GENEL MÜDÜRLÜĞÜNE

VALİLİĞİNE

REKTÖRLÜĞÜNE

Bakanlığımızın 13.10.2011 tarihli ve 13316 sayılı Genelgesinde; elektronik haberleşme hizmeti ile elektrik ve doğal gaz alımlarının ilgili mevzuatlarında yapılan değişiklikler ve piyasalarda meydana gelen gelişmeler sonucunda, serbest piyasa koşullarında temin edilebilme şartlarının oluşmaya başladığından bahsedilerek kamu idarelerinin söz konusu ihtiyaçlarının temininde uyulacak esaslar açıklanmıştır.

Söz konusu Genelgenin uygulanmasında oluşabilecek tereddütleri gidermek ve uygulama birliğini sağlamak amacıyla aşağıdaki açıklamalar yapılmıştır.

Genelgenin ihtiyaçların temininde dikkate alınacak hususları açıklayan 2 numaralı maddesinde;

“4734 sayılı Kamu İhale Kanunu kapsamında bulunan idarelerce; elektronik haberleşme hizmetleri ile serbest tüketici olmaları halinde elektrik ve doğal gaz ihtiyaçlarının ihale yolu ile temin edilmesi esastır.

Ancak, serbest tüketici olunamaması, piyasada rekabet koşullarının oluşmaması veya 4734 sayılı Kanunun 22 nci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan limitlerin aşılmaması halinde söz konusu ihtiyaçlar doğrudan temin yoluyla karşılanabilecektir. ”

ifadesi yer almaktadır.

Bilindiği üzere, 4734 sayılı Kanun hükümlerine göre, ihalelerde açık ihale usulü ve belli istekliler arasında ihale usulü temel usullerdir. Pazarlık usulü ile ihale yapılması ve doğrudan temin yoluyla ihtiyaçların karşılanması ise ancak anılan Kanunda belirtilen özel hallerde mümkündür.

Genelge kapsamındaki ihtiyaçların doğrudan temin yoluyla karşılanması ise; serbest tüketici olunamaması, piyasada rekabet koşullarının oluşmaması veya 4734 sayılı Kanunun 22’nci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan limitlerin aşılmaması halinde mümkün olacaktır. Belirtilen hususlarla ilgili açıklamalara aşağıda yer verilmiştir.

I-Serbest Tüketici Olunamaması

Elektrik ve doğal gaz piyasasında serbest tüketiciye ilişkin hususlar; 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu, 4646 sayılı Doğal Gaz Piyasası Kanunu, Elektrik Piyasası Serbest Tüketici Yönetmeliği, Doğal Gaz Piyasası Dağıtım ve Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği, Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu Kararları ve ilgili diğer düzenlemelerde belirtilmektedir. Ayrıca, elektrik ihtiyacının teminine yönelik Kamu İhale Kurulunun 17.06.2011 tarihli ve 201 l/DK.D-105 sayılı Düzenleyici Kurul Kararı da bulunmaktadır.

Elektrik Piyasası Serbest Tüketici Yönetmeliğinde;

Serbest tüketici: Kurul tarafından belirlenen elektrik enerjisi miktarından daha fazla tüketimde bulunması veya iletim sistemine doğrudan bağlı olması nedeniyle tedarikçisini seçme serbestisine sahip gerçek veya tüzel kişi,

Serbest olmayan tüketici: Elektrik enerjisi ve/veya kapasite alımlarını sadece, bölgesinde bulunduğu görevli perakende satış şirketinden yapabilen gerçek veya tüzel kişi,

Doğal Gaz Piyasası Dağıtım ve Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinde;

Serbest tüketici: Yurt içinde herhangi bir üretim şirketi, ithalat şirketi, dağıtım şirketi veya toptan satış şirketi ile doğal gaz alım-satım sözleşmesi yapma serbestisine sahip gerçek veya tüzel kişi,

Serbest olmayan tüketici: Doğal gazı kendi kullanımı için dağıtım şirketlerinden almak zorunda olan gerçek veya tüzel kişi,

şeklinde tanımlanmıştır.

Buna göre, elektrik ve doğal gaz alımlarında; ilgili mevzuat uyarınca serbest tüketici olunamaması halinde, tedarikçisini seçme hakkı bulunmayacağından 4734 sayılı Kanunun 22’nci maddesine göre söz konusu ihtiyaçlar idarelerce tek kaynaktan temin edilecektir.

II-Piyasada Rekabet Koşullarının Oluşmaması

Genelgede belirtilen “piyasada rekabet koşullarının oluşmaması” ibaresi; ihtiyacın sadece tek kaynaktan temin edilmesini ifade etmektedir.

4734 sayılı Kanunun 22’nci maddesinin birinci fıkrasının aşağıda belirtilen (a), (b) ve (c) bentleri hükümlerine göre ihtiyaçlar tek kaynaktan temin edilmektedir.

a) İhtiyacın sadece gerçek veya tüzel tek kişi tarafından karşılanabileceğinin tespit edilmesi.

b) Sadece gerçek veya tüzel tek kişinin ihtiyaç ile ilgili özel bir hakka sahip olması.

c) Mevcut mal, ekipman, teknoloji veya hizmetlerle uyumun ve standardizasyonun sağlanması için zorunlu olan mal ve hizmetlerin, asıl sözleşmeye dayalı olarak düzenlenecek ve toplam süreleri üç yılı geçmeyecek sözleşmelerle ilk alım yapılan gerçek veya tüzel kişiden alınması.

Yukarıda belirtilen fıkranın (a) ve (b) bentlerinde ihtiyacı karşılayabilecek sadece tek gerçek ya da tüzel kişi bulunmaktadır. Fıkranın (c) bendine göre ise, ihtiyacın karşılanması ile ilgili alanda birden fazla gerçek ya da tüzel kişi bulunsa bile mevcut mal, ekipman, teknoloji veya hizmetlerle uyumun ve standardizasyonun sağlanması için zorunlu olan mal ve hizmetlerin, asıl sözleşmeye dayalı olarak düzenlenecek ve toplam süreleri üç yılı geçmeyecek sözleşmelerle ilk alım yapılan gerçek veya tüzel kişiden alınması söz konusudur.

Yukarıda belirtilen bentlerle ilgili Kamu İhale Genel Tebliğinde ayrıntılı açıklamalara yer verilmiştir. Anılan Tebliğde;

“Madde 22- Doğrudan temine ilişkin açıklamalar »*.

22.2. ihtiyacın gerçek veya tüzel tek kişiden temini

idareler, 4734 sayılı Kanunun 22 nci maddesinin (a) bendinin uygulamasında mal ve hizmet alımlarında, 4734 Sayılı Kanunun 22 nci maddesinin (a), (b), (c) Bentleri Kapsamında Tek Kaynaktan Temin Edilen Mallara/Hizmetlere ilişkin Formu (KİK022.0/M ve KIK02I.0/H) kullanarak ihtiyacın neden sadece gerçek veya tüzel tek kişi tarafından karşılanabileceğini detaylı olarak yazacak, fiyat araştırması yapacak, ihtiyaç konusu malın veya hizmetin niteliklerini tarif edecek ve bu hususlara ilişkin bütün belgeleri standart forma ekleyeceklerdir…

22.3. İhtiyacın özel bir hakka sahip gerçek veya tüzel tek kişiden temini

4734 sayılı Kanunun 22 nci maddesinin (b) bendi sadece gerçek veya tüzel tek kişinin ihtiyaç ile ilgili bilimsel, teknik, fikri veya sanatsal v.b. nedenlerle özel bir hakka sahip olmasını ifade etmektedir. Bu nedenle, ihale konusu mal veya hizmet, bilimsel, teknik, fikri veya sanatsal v.b. nedenlerle ve münhasır hakların korunması nedeniyle sadece belirli bir mal tedarikçisi veya hizmet sunucusu tarafından sağlanabiliyorsa, ilan yapılmaksızın anılan madde hükmüne göre doğrudan temin yoluyla ihtiyaçların karşılanması mümkün bulunmaktadır. Örneğin idarelerin diğer usullerle temini mümkün olmayan bilimsel yayın, fikir ve sanat eseri, belirli bir akademik kişiden eğitim v.b. mal veya hizmetler bu bent kapsamında temin edilebilecektir. İdareler, 4734 sayılı Kanunun 22 nci maddesinin (b) bendinin uygulamasında, (Tek Kaynaktan Temin Edilen İhtiyaçlara İlişkin Standart Formu-KİK022.0/M ve KİK02I.0/H) kullanarak ihtiyacın neden sadece özel bir hakka sahip gerçek veya tüzel tek kişiden karşılanabileceğini detaylı olarak yazacak, fiyat araştırması yapacak, ihtiyaç konusu mal veya hizmetin niteliklerini tarif edecek ve bu hususlara ilişkin bütün belgeleri standart forma ekleyeceklerdir.

22.4. 4734 sayılı Kanunun 22 nci maddesinin (c) bendi uyarınca mal ve hizmetlerin

ilk alım yapılan gerçek veya tüzel kişiden temini

22.4.1.1. Bu kapsamda yapılacak alımlarda, Kanunun 5 inci maddesindeki rekabet, saydamlık, ihtiyaçların uygun şartlarla ve zamanında karşılanması ve kaynakların verimli kullanılması ilkeleri ile Kanunun temel alım usullerinin gereği olarak; daha önce sözleşmeye bağlanmış asıl işin kapsam ve miktarının, idarenin ihtiyacını karşılayacak şekilde tespit edilmesi; toplam süreleri üç yılı geçmemek üzere asıl sözleşmeye dayalı olarak yapılacak alımların ise, ihtiyaca ilişkin asıl sözleşmeye bağlanan mal ve hizmet alımıyla ilgili olarak önceden öngörülmemekle birlikte ihtiyacın gereği olarak ortaya çıkmasına ve tamamlayıcı nitelikte bir alım olmasına dikkat edilmesi gerekmektedir. Temine konu olacak mal ve hizmet alımları arasında kabul edilebilir doğal bir bağlantı bulunmalıdır.

22.4.1.3. İhtiyaçların uygun şartlarla ve zamanında karşılanması, kamu kaynaklarının verimli şekilde kullanılması için 4734 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak ihale usulünün belirlenmesine ve ihale dokümanında yapılacak düzenlemelere ilişkin yetki ve sorumluluk idarelerin takdirinde bulunduğundan; ihtiyaçların 4734 sayılı Kanunun 22 nci maddesinin (c) bendi kapsamında temini için, alımı gerçekleştirilecek mal ve hizmetin, mevcut mal, ekipman, teknoloji veya hizmetlerle uyumun ve standardizasyonun sağlanmasının zorunlu olduğunun idarelerin teknik birimlerince ya da ilgili kuruluşlardan teknik yardım alınarak saptanması gerekmektedir.

22.4.1.4. Yukarıdaki esaslar çerçevesinde; alınacak mal veya hizmetin mevcut ekipman, teknoloji veya hizmetlerle uyum ve standardizasyonunun sağlanmasının zorunlu olduğu idarelerin teknik birimlerince ya da ilgili kuruluşlardan teknik yardım alınarak saptanması halinde, bu mal ve hizmetler ilk alım yapılan gerçek ya da tüzel kişiden 4734 sayılı Kanunun 22 nci maddesinin (c) bendi kapsamında alınabilir. İdareler 4734 sayılı Kanunun 22 nci maddesinin (c) bendinin uygulamasında, 4734 Sayılı Kanun ‘un 22 nci maddesinin (a), (b), (c) Bentleri Kapsamında Tek Kaynaktan Temin Edilen Mallara/Hizmetlere İlişkin Formu (KİK022.0/M ve KİK021.0/H) kullanacaklardır. ”

ifadeleri yer almaktadır.

Buna göre, idarelerce anılan Kanunun 22’nci maddesinin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentleri kapsamında tek kaynaktan yapılacak alımlarda, Kamu İhale Genel Tebliğinde belirtilen hususlarla birlikte ilgili diğer düzenlemelere de uyulması gerekmektedir.

III- 4734 Sayılı Kanunun 22’nci Maddesinin Birinci Fıkrasının (d) Bendinde Yer Alan Limitlerin Aşılmaması

İdareler, Kanunun 22’nci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan limitleri aşmayan ihtiyaçlarını doğrudan temin yoluyla karşılayabileceklerdir.

Diğer taraftan aynı fıkranın (e), (f), (g), (h), (ı) ve (i) bentleri kapsamındaki alımların, elektrik ve doğal gaz ile elektronik haberleşme hizmeti alımları ile ilişkisi bulunmamaktadır.

Sonuç olarak, idarelerce Genelge kapsamındaki ihtiyaçların doğrudan temin yoluyla karşılanması; 4734 sayılı Kanunun “Doğrudan Temin” başlıklı 22’nci maddesinin birinci fıkrasının (a), (b), (c) ve (d) bentlerinde sayılan hallerden birinin gerçekleşmiş olması şartıyla mümkün olacaktır.

Mehmet ŞİMŞEK
Maliye Bakanı

3 Mayıs Dünya Elektrik-Elektronik Mühendisleri Günü

3 Mayıs Dünya Elektrik-Elektronik Mühendisleri Günü

Her yıl Mayıs ayını 3 ünde kutlanan Dünya Elektrik-Elektronik Mühendisleri Günü, sosyal ve kültürel olarak meslektaşları birlik ve beraberlik içinde olması amacıyla kutlanan bir gündür.

Her mesleğin öneminin ve çalışanların hatırlandığı günler varken neden Elektrik-Elektronik Mühendisleri ‘ninde böyle bir günü olmasın. Öğretmenler gününde nasıl ki, öğretmenlerimi hatırlanıp hediyeler veriliyorsa, böyle bir günde Elektrik-Elektronik Mühendisleri de hatırlanıp, hediyeler verilmesin.

Tüm Elektrik-Elektronik Mühendislerinin, “3 Mayıs Dünya Elektrik-Elektronik Mühendisleri Günü kutlu olsun…

Bu günle alakalı, wikipedia ve facebook kanallarında günle ilgili bilgilere ulaşabilirsiniz..

3mayiswiki