Elektrikli Araçların Şarj Yöntemleri ve Şarj İstasyonlarının Dağıtım Şebekelerine Etkileri

Elektrikli Araçların Şarj Yöntemleri ve Şarj İstasyonlarının Dağıtım Şebekelerine Etkileri

 “Elektrikli Araçların Şarj Yöntemleri ve Şarj İstasyonlarının Dağıtım Şebekelerine Etkileri” konulu tez çalışmamın detaylarına ilişkin veriler

Konu Özeti:

Elektrikli araçlar, fosil yakıtlara olan bağımlılığı azaltma, karbon emisyonlarını düşürme ve çevresel sürdürülebilirliği artırma açısından büyük potansiyele sahip olsalar da, şarj istasyonlarının yoğun kullanımı enerji dağıtım şebekelerinde yeni sorunlar ortaya çıkarabilir. Özellikle büyük şehirlerdeki kentsel bölgelerde, şarj talebinin artması şebeke kapasitesi üzerinde baskı yaratmakta ve bu baskı, kırsal bölgelerden farklı dinamikler göstermektedir. Bu bağlamda, Ankara’nın kentsel bölgesi olan Çankaya ve kırsal bölgesi olan Nallıhan’da gerçekleştirilen farklı senaryolardaki analizlerle, elektrikli araç şarj istasyonlarının dağıtım şebekeleri üzerindeki etkileri bölgesel bazda değerlendirilmiştir. Çalışmada, PSS/E programında yapılan simülasyonlar aracılığıyla kentsel ve kırsal bölgelerdeki şarj istasyonlarının şebeke üzerindeki yüklenme, gerilim düşüşü, hat yüklenmeleri ve transformatörlerin kapasite yetersizliği gibi etkileri değerlendirilmiştir. Farklı şarj senaryoları kapsamında, yavaş ve hızlı şarj istasyonlarının şebekeye olan etkileri karşılaştırılmış ve hızlı şarj istasyonlarının özellikle gerilim dengesizliği ve şebekeye aşırı yüklenme gibi sorunlara yol açtığı tespit edilmiştir. Özellikle hızlı şarj istasyonlarının yoğun kullanıldığı senaryolarda, şebeke üzerindeki ani yüklenmeler ve gerilim dengesizliklerinin ortaya çıkabileceği gösterilmiştir. Şarj istasyonlarının yerleşimi, kapasite planlaması ve şebeke üzerindeki etkileri optimize edilmezse, dağıtım şebekelerinde ciddi sorunlar ortaya çıkabilmektedir. Çalışmada, yenilenebilir enerji kaynaklarının, özellikle güneş ve rüzgâr enerjisinin, şarj altyapısına entegrasyonunun önemi de vurgulanmıştır. Bu entegrasyonun, enerji verimliliğini artırarak çevresel sürdürülebilirliğe büyük katkı sağlayacağı belirtilmiştir. Ayrıca, enerji depolama sistemlerinin entegrasyonu, şebeke üzerindeki yükün dengelenmesi ve yenilenebilir enerji kaynaklarının entegrasyonu açısından büyük bir fırsat olarak sunulmaktadır.

Tez çalışmasının tamamına ulaşmak için tıklayınız.

Enerji Gazetesinde yayınlanan tez konumla ilgili haber

TÜRKİYE ELEKTRİK SANAYİ BİRLİĞİ (TESAB) ve CIGRE Türkiye tarafından düzenlenen Güç Sistemleri IV Konferansına “Elektrikli Araç Şarj İstasyonlarının Dağıtım Şebekelerine Etkileri” adlı çalışmamla katılım sağladık.

Elektrik Mühendisleri Odasının hazırlamış olduğu “2025/2 Haber Bülteni”nde yayınlanan makalem

Elektrik Mühendisleri Odasının Teknoloji ve Vizyon Programı kapsamında Elektrikli Araçların Dağıtım Şebekelerine Etkileri başlıklı webinar 

 

YüzerGES

Yüzer Güneş Enerji Sistemleri (YGES)

Yüzer Güneş Enerji Sistemi (YGES), deniz, göl veya baraj üzerinde suyun kaldırma kuvvetinin yardımıyla işlev görerek su yüzeyine kurulacak olan fotovoltaik paneller ile elektrik üreten sistemlerdir. Yüzer GES’ler ile enerji nakil hattı ve ülke çapında enterkonnekte ağa bağlanabildiği gibi izole sistemler kurularak, hattan bağımsız bir şekilde bölgesel elektrik ihtiyacı da karşılanabiliyor.

YGES 2000’lerin ikinci yarısında ABD’de ortaya çıkmış modern bir enerji üretim teknolojisidir. 2012’de Japonya’da YGES’ler için teşvikler verilmeye başlanmıştır. Nishihira (1,7 MW) ve Higashihira (1,2 MW) göletleri üzerine kurulan yüzer güneş enerjisi santralleri yenilenebilir enerjiye verilen önemin bir göstergesidir. Santraller 11.300 panelden oluşuyor.

YGES’ler yüzen bir sistem, bağlama sistemi, PV sistemi ve enerji aktarım kablolarından oluşur. YGES’lerin sorunsuz çalışması için suda ki yüksekliğe uyum sağlamalı ve yapılar -60/+80 dereceye dayanıklı olmalıdır.

YGES Avantajları:

  • Kurulumu Kara GES’lerine göre hızlıdır.
  • Suda yüzdükleri için kara kütlelerini işgal etmezler.
  • Yüzer GES’lerde kamulaştırma maliyeti yoktur.
  • YGES suda buharlaşmayı ve su kaybını azaltacak bir gölge oluşturur. Suyun ısınması, bir ölçüde engeller.
  • Deniz ve göllerde oluşturulan balık çiftlikleri için yüzer GES’ler büyük bir avantajdır.
  • Suyun soğutucu özeliği YGES’lerin çalışma performansını arttırır.
  • Kara GES’lerde kurulması zorunlu olan iki eksenli takip sisteminin yüzer GES’lerde bulunması gerekmez.

YGES Dezavantajları:

  • Tuzlu deniz suyu YGES’leri aşındırabilir.
  • Yüzer GES’ler, balıkçılık ve ulaşım faaliyetlerini engelleyebilir.
  • Ayrıca, YGES’ler, evler için diğer sistemlere göre tercih edilebilir değildir.
  • Kara GES’e göre YGES’in elektrik üretimi dengesizdir.

Dünyada YGES Potansiyeli: 2023 yılı itibariyle Çin, toplam yüzer GES güç kapasitesinin %99’una sahiptir. Ardından Japonya gelmektedir. Hidroelektrik sistemlerde kullanılan su kaynaklarının %25’inin kullanılmasıyla toplamda 4400 GWp fotovoltaik kapasitesi kurulabilir.

Türkiye’de YGES: 2017 yılında İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından Büyükçekmece Gölü üzerinde kuruldu. İlk olarak prototip düzeyde geliştirilen 9 kW yüzer GES tesisi kurulmuştur. Buharlaşmayı %60 engelleyen bu sistemler yılda 720 ton su tasarrufuna tekabül etmektedir. Ayrıca, Ankara Su ve Kanalizasyon İdaresi (ASKİ) tarafından başlatılan proje ile Ankara’nın Mamak ilçesinde bulunan Bayındır Barajı’nda yüzer güneş enerji santrali kurulacak. Ankara Güneş Nilüferleri adı verilen santralin en az 990 kWp gücünde olması planlanıyor. Elde edilen elektrik enerjisi, şebekeye bağlanacak. İçme suyuna herhangi bir zararı bulunmayacak.

YGES Maliyetleri: Bir yüzer GES’in kurulumunda harcanan para, kara GES’in kurulumunda harcanan paranın neredeyse %58’ine denk gelmektedir. Ayrıca, yüzdürücü yapı büyük bir tasarruf sağlamaktadır zira kara GES’lerdeki çelik yapının %25’i kadar maliyete sebep olmaktadır.

Yenilenebilir bir temiz enerji kaynağı olan Yüzer Güneş Enerji Santrallari sıfır atık ve sıfır karbon emisyonu ile gezegenin geleceği adına ülkelerin öncelikli yatırım yapmaları gereken alanlardan biridir. YGES’ler suyun yosun tutmasını önlerken suyun daha az buharlaşmasına neden oluyor. Kara GES maliyetleri ve arsa/tarla değerleri gün geçtikçe artıyor. Gelecekte YGES alanında çok büyük yatırımlar yapılması muhtemeldir.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın “Türkiye Ulusal Enerji Planı”nda da, Türkiye’nin güneş enerjisi kapasitesinin 2035’e kadar yaklaşık %500 artışla 52,9 gigavata ulaşması ve güneş enerjisinin en yüksek kurulu güce sahip kaynak olması hedefine yer verildi. Bakanlığın verilerine göre, Konya, Ankara, Şanlıurfa, Kayseri, İzmir, Kahramanmaraş, Gaziantep, Afyonkarahisar, Antalya, Manisa güneş enerjisinde kurulu gücü yüksek şehirler arasında yer alıyor.

Yanmayan sokak lambaları

Yanmayan sokak lambalarına ceza

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülen torba tasarıya göre, yanmayan sokak lambalarını 24 saat içerisinde değiştirmeyen elektrik dağıtım şirketleri lamba başına 500 lira ceza ödeyecek

Tasarıya giren yeni maddeye göre, elektrik dağıtım şirketlerine denetimleri dışında da genel aydınlatma kapsamında tespit edilen yanmayan, yerinde olmayan armatür veya direklere ilişkin eksiklerin giderilmesi için şehirlerde 24 saat, şehir dışı bölgeler için 72 saat süre verilecek. Belirlenen sürede eksiklikler giderilmezse, dağıtım şirketine her bir direk için veya armatür için 500 lira para cezası kesilecek. Kesilen cezanın da bir ay içerisinde ödenmesi istenecek.

İşte eklenen madde:

“MADDE – 14/3/2013 tarihli ve 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanununun 16 ncı maddesinin yedinci fıkrasından gelmek üzere aşağıda yer alan (8) numaralı fıkra eklenmiş ve sonraki fıkra buna göre teselsül ettirilmiştir.
“(8) Elektrik dağıtım şirketlerinin denetimleri haricinde de genel aydınlatma kapsamında tespit edilen yanmayan, yerinde olmayan armatür ve/veya direklere ilişkin eksiklerin giderilmesine ilişkin süre verilir. Belirlenen sürelerde eksikliklerin giderilmemesi durumunun tespiti ile belirlenen her bir direk veya armatür için Bakanlığın Kurula bildirmesine müteakip Kurul tarafından beş yüz Türk Lirası idari para cezası verilir. Tespit edilen eksikliklerin giderilmesine ilişkin verilecek süreler ve eksikliklerin tespit esasları yönetmelikle belirlenir. Bu Kanuna göre verilen idari para cezaları tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenir.”

TEDAŞ Genel Müdürü Halil İbrahim LEVENTOĞLU’nun yaptığı bilgilendirme:

Türkiye’de 6,6 milyon armatür bulunmakta. Bunların, bize verilen denetim görevi kapsamı içerisinde, takribi bir yıldır taramalarını yapıyoruz, ilgili dağıtım şirketlerine arızalı gördüklerimizin giderilmesiyle ilgili bildirimler de yapıyoruz. Bir dönem altı ay gibi sürede taradık tüm 6,6 milyon armatürü. Takribi 400 bin civarında arızalı armatür çıktı ama bunların arızalarının giderilmesi noktasında sıkıntı oluşmakta. Yani biz TEDAŞ olarak sahaya çıkıyoruz, bunların tespitini yapıyoruz ama daha sonradan tekrar gittiğimizde bir kısmının yapıldığını, bir kısmının yapılmadığını görüyoruz, tekrar söylüyoruz. Biz ikinci periyoda tekrar başladık, yüzde 20’sini şu ana kadar taradık, yine 104 bin civarında arızalı armatür tespit ettik. Sıkıştırmalarımıza rağmen bunlardan, tespit ettiklerimizden henüz daha 40 bin civarında yanmayanlar olduğunu gördük. Netice itibarıyla, tabii, baktığımızda bir yaptırım yok bununla ilgili. Bir yaptırım olmasının gerekli olduğunu düşündük ve bununla ilgili önerimizi sunduk.

Edisonun İdam Ettiği Fil

Thomas Edison’un 6600 Volt ile İdam Ettiği Fil

Topsy adlı gösteri fili, ABD’de bir mahkemede yargılandı ve idama mahkûm oldu. Topsy’nin cellâdı da ünlü kaşif Thomas Edison idi.

Topsy, Afrika’dan Amerika’ya getirtilmişti. New York’un ünlü sirklerinden Forepaugh’da gösteri için eğitildi. 1875’den 1900’e tam 25 yıl sirki dolduran seyircilerin sevgilisi oldu; yaptığı başarılı gösterilerle sahiplerine onbinlerce dolar kazandırdı. Ama geçen yıllara ve artan kilosuna paralel sinirli bir hale geldi. 3 tonluk iri cüssesiyle bakıcılarını korkutmaya başladı. Bakıcılarının da pek sevecen ve hoşgörülü olduğu söylenemezdi. Yeterince beslenmiyor ve tımar edilmiyordu. Bakıcılar, sirk kapandıktan sonra içmeye başlıyor, Topsy’e eziyet ediyordu: Vücudunda sigara izlerine rastlanmıştı! Topsy’nin konuşamayacağını bilen sarhoş bakıcılar, iri filin vücudunda sigara söndürüyordu! İyi bakılmayan, işkence edilen Topsy de, savunmaya geçiyor, bakıcılarını öldürüyordu. Üç yılda, üç bakıcısı da aynı akıbete uğramıştı.

Sirk sahipleri, Topsy’yi Coney Adası’na gönderdi. Burada mahkeme önünde günâhlarının cezasını ödeyecekti: Yargılanacaktı! Mahkeme, tek celsede kararını açıkladı: Topsy idama mahkûm edilmişti! Daha önce bazı filler, büyük vinçlerin çengellerine bağlanarak asılmıştı. Topsy de aynı şekilde cezalandırılabilirdi. Yer olarak Coney Adası’nın Lunapark alanı seçildi. İdama gelen seyirciler para da ödemeliydi. 2 bine yakın seyirci idam merasimini izleyecekti. İşte tam bu anda devreye Thomas Edison girdi. Büyük (!) kâşifin önerisi, Topsy’nin elektrik kullanılarak idam edilmesiydi. Hem bu şekilde AC’nin tehlikesini ispatlayarak Tesla’dan da intikam almış olacaktı. 4 Ocak 1903’de, Topsy metal bir plaka üzerine oturtuldu, ayakları bağlandı ve hareket etmesi önlendi. Edison’un önerisi, 6600 voltluk alternatif akım verilerek, ölmesi sağladı. İdam, baştan sona filme alındı.

Mardin’in Elektriği Olmayan Köyünde Doğup İsveç’te Enerji Bakanı Olmak

Mardin’in Elektriği Olmayan Köyünde Doğup İsveç’te Enerji Bakanı Olmak

Mardin’in Midyat ilçesinde doğan İbrahim Baylan, İsveç’ te Enerji Bakanı olmasının ardından hikayesini anlatmaya şu sözlerle başlıyor:

“Birisi çıkıp ‘30 yıl sonra bu ülkeden enerji bakanı olarak Türkiye’ye gelip, akıllı şebekeler hakkında konuşacaksın’ deseydi, “Tabii, tabii” derdim”

Çocukluğu elektriği bile olmayan bir köyde geçen Baylan, ilk kez İstanbul’a geldiğinde buradaki hayatın baş döndürücü olduğunu düşündüğünü söylüyor. Çünkü ilk kez elektriği İstanbul’da gördüğünü ve oldukça şaşırdığını dile getiriyor.
Daha sonra ailesiyle birlikte İsveç’e göç eden İbrahim Baylan, ilk başta lisana, kültüre uyum sağlamakta oldukça zorlandığını fakat yaşının küçük olmasıyla bu duruma ailesine göre daha kolay uyum sağlayabildiğini söylüyor ve sözlerine şu şekilde devam ediyor:

“Şansımı değerlendirdim. İstanbul’a dönecek olursam, buraya ilk kez geldiğimde henüz elektrikli hiçbir şey görmemiştim. Ve şimdi burada bir konferansa akıllı şebekeler ve akıllı şehirler hakkında konuşmak üzere davet edilmek, itiraf etmeliyim ki biraz ironik. Fakat diğer yandan da hayatın bazen ne kadar harika olabildiğinin bir kanıtı.”

Mardin’e olan özlemini her fırsatta dile getiren Baylan, elektrik yokken bıraktığı köyünde şimdi yolların, internetin ve tabii ki de elektriğin olduğunu görmenin onu ne kadar duygulandırdığını söylemeden de edemiyor.

İbrahim Baylan
İbrahim Baylan

İsveç’teki elektrik üretiminin birçoğu çöplerden elde ediliyormuş. Hatta öyle ki çöplerden elde edilen elektriğin oranı %40’ı bulmuş. Harika bir geri dönüşüm yöntemiyle elektrik üretimi sağladıklarını belirten Baylan, artık ülkedeki çöplerin de yeterli gelmediğini dışardan çöp ithal etmek zorunda kaldıklarını ifade ederek şaşırtıyor.

Umut nedir?

Başarı-mutluluk-huzur-gibi yargıları, insanı insan yapan olguları bir arada tutan şeydir umut. Bir zincirin tamir edilemez parçasıdır.

Başarı; bir takım uğraşlar sonucunda kazanılmış haklı gururdur, kimi zaman bir çift tebrik cümleciği, kimi zaman bir öpücük, kimi zaman şükretmeyi öğrenmek, kimi zamansa ekonomik açıdan rahatlamaktır başarının ödülleri…

Mutluluk; yolunda giden şeylerle gitmeyen şeylerin kıyaslaması yapılması sonucunda iyi giden şeylerin fazla olması neticesinde ortaya çıkan durumdur…

Huzur; başarılı bir mutluluk yada mutlu bir başarı sonucunda kişinin içinde bulunan, hatta ve hatta boğazına tıkanan düğümcüklerin gitmesini sağlar.

Umut ise bunların babasıdır, yola çıkmadan önce hepsinin ilk durağıdır, kim bilebilirdi ki iki tane tel parçasının bugün dünyamızı aydınlatabileceğini, ama umutluydu Edison çünkü başaracağını biliyordu, umutluydu Edison çünkü mutlu olduğu uğraş için çaba harcıyordu, ve umutluydu Edison çünkü başarsa da başaramasa da kendi umutlarına yaptığı yolculuk nedeniyle huzur bulacaktı.

Böyledir umut, kimisine göre acizlik, kimisine göre boşa harcanan vakittir, ama aslında budur umut… Kaybedebileceği pek bir şey olmayan insanların en kıymetli hazinesidir…

Rüzgar Enerjisi

AB’de elektriğin yüzde 10,4’ü rüzgardan karşılandı

AB’de geçen yıl üretilen elektriğin yüzde 10,4’ü rüzgar enerjisi santrallerinden karşılandı.

Avrupa İstatistik Ofisinin yayımladığı verilere göre, AB’de 2016’da üretilen elektriğin yüzde 49’u termik santrallerden, yüzde 26’sı nükleer ve yüzde 12’si de hidroelektrik santrallerinden elde edildi. AB’de geçen yıl üretilen elektriğin yüzde 10,4’ü (315 bin gigavatsaat) rüzgar enerjisi santrallerinden karşılandı. AB’ye üye ülkeler arasında rüzgardan en fazla elektrik üretiminin yapıldığı ülke Danimarka oldu. Geçen yıl AB’de rüzgar enerjisinden üretilen elektriğin yüzde 43 Danimarka’dan geldi. Onu, yüzde 27 ile Litvanya ve yüzde 21 ile İrlanda izledi.

Elektrik üretiminde rüzgar gücü katkısının en az olduğu ülkeler ise yüzde 1’in altındaki üretimleriyle Malta, Slovenya, Slovakya ve Çekya oldu.  AB’nin en fazla enerji tüketen ülkesi Almanya’da ise toplam elektrik üretiminin yüzde 15’i rüzgardan karşılandı.

Ceviz Bakçem

Ceviz Bahçesi Macerası

Merhaba Arkadaşlar, bu yazımda yıllardır hayalini kurduğum ceviz bahçesiyle ilgili yaptıklarımı anlatacağım. Yaklaşık 5 sene önce 2012 yılında memleketim Nevşehir’de çalışma hayatıma başladığımda köyüme sık sık gitmeye başlamıştım. Daha sonra cevizle ilgili gelişmeler dikkatimi çekmişti. Öncelikle köyümüzdeki bahçemize 4 farklı cins ceviz fidanı diktim. Aldığım yerdeki satıcının tavsiyesiyle de bir adet badem fidanı dikmiştim. Hevesle her gittiğimde bidonlarla taşıma su ile suluyordum. Ayrıca, babamın küçükken diktiği ceviz bahçenin yazın otların yakılmasıyla gelişememişti. Bu yılların cevizi en az 30 yıllık her sene yanan cevizin etrafını açarak ve budama yaparak canlandırmayı başardım.

Eski Ceviz Ağacı
Eski Ceviz Ağacı

Badem Ağacı
Badem Ağacı

Daha sonra 2013 yılında Ankara’da iş hayatına başlayınca köyden uzaklaşmıştım. Ama hep aklımdaydı ve babama da sürekli ceviz bahçesi yapmak için gazı veriyordum. Sonunda babamda heveslenip Şubat 2017 de 1.5 dönümlük tarlaya 55 adet ceviz ağacı diktik. Ben pek sık gidemesem de babam ve köydeki amcam sulama konusunda yardımcı oluyorlardı. Ayrıca amcamlarla ortak 3 tonluk su tankı almıştık. Amcamların da bizim iki yan tarafta ceviz bahçeleri vardı.

Su Tankı
Su Tankı

i Balıkesirden sipariş vermiştik. Aslında Kaman cevizi almayı düşünüyorduk ama köyümüzün bulunduğu bölge yüksek ve birazda soğuk olduğundan geç açan ceviz türü olan Ferror türü ceviz almıştık. Mayıs 2017 de sulamaya gittiğimizde cevize vitamin amaçlı ilaç almıştık

screenx, 270

Screen X ile 270 derece açıyla muhteşem sinema deneyimi

Görüş alanını tamamen dolduran ekran sayesinde Screen X, seyirciyi adeta filmin içine çekiyor ve eşsiz bir deneyim yaşatıyor. Turkcell Platinum Screen X ilk olarak, merakla beklenen serinin son filmi ‘Karayip Korsanları:5 Salazar’ın İntikamı’nı Türkiye’deki sinemaseverle buluşturuyor. Cinemaximum Akasya ve Cinemaximum Kanyon salonlarında yer alan Turkcell Platinum Screen X ile sinema keyfini 270 derecede olarak yaşanacak.